Georgia Üniversitesi'nden bilim insanı Puneet Dwivedi'nin yeni araştırmasına göre, standart petrol bazlı havacılık yakıtını bir tür hardal bitkisinden elde edilen sürdürülebilir havacılık yakıtı ile değiştirmek karbon emisyonlarını&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://news.uga.edu/plant-based-jet-fuel-could-reduce-emissions-by-68/" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">%68'e kadar azaltıyor</a>. Havacılık endüstrisi, ABD çapındaki tüm karbondioksit emisyonlarının %2,5'ini oluştururken bu oran dünya çapında %3.5’e tekabül ediyor.&nbsp;<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Fırsatlar ve maliyetler neler?</li></ul>Biyodizel giderek popülerleşen bir yakıt türü. Son 15 senede toplam üretim 181 milyar galon ile dört kat artış&nbsp;<a fr-original-style="" href="http://www.biodieselmagazine.com/articles/2517417/eia-biodiesel-production-at-1-817-billion-gallons-in-2020" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">gösterdi</a>. Biyoyakıtlara olan talebin artmasıyla birlikte gelecekte üretim maliyetleri daha da ucuzlayacak. Bununla birlikte, biyoyakıtlar mevcut motor tasarımlarına uyarlanabildiğinden yüksek verimlilikle kullanılıyor. Bu verimlilik motorun daha uzun ömürlü kullanımına katkı sağlıyor.Öte yandan biyoyakıtla ilgili olumsuz tahminlerde bulunuyor. Talebin artması sonucunda arzı karşılayabilmek için gereken maliyetler hala yüksek. Bu yüzden biyoyakıtlar yenilenebilir enerji seçenekleri arasında henüz popüler bir alternatif değil. &nbsp;Ayrıca, biyoyakıt için gerekli ekim alanları arttıkça daha az tarımsal alan tüketim için kullanılabilecek. Bu durumda, gıda maliyetlerinin artacağından endişe ediliyor.&nbsp;<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Dünya açısından neden önemli?</li></ul>Yakın bir zamana dek çevresel sürdürülebilirlik şirketler için halkla ilişkiler stratejisi olarak görülse de bu algı artık dünya çapında değişiyor. Küresel ısınma ve getireceği çevresel, ekonomik ve siyasi kırılımlar karşısında yenilenebilir enerjiye yatırım hükümetlerin güvenlik politikalarının odağını oluşturuyor. Hatta, Berkeley, Stanford ve MIT’den araştırmacıların 55 çatışma raporuna göre her bir santigrat derece sıcaklık artışı, kişilerarası çatışması %2,4 artırırken bu oran iç savaş gibi grup çatışmalarında 11,3’e&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://www.theigc.org/blog/does-climate-change-cause-conflict/" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">çıkıyor</a>.&nbsp;İnsanlığın varoluşundan beri en büyük problemi olan doğal kaynaklar çatışmasının iki çözümü var: Kaynakları paylaşmak veya kaynakları üretmek. Kaynakların paylaşımının barış ve istikrarı sağladığı aşikar olsa da ülkeler kendilerini güvence altına almak için kaynak üretimine yöneliyor. Bu yüzden, yakın bir gelecekte yerel kaynaklarla üretilmesi mümkün görünen biyodizel gibi yenilenebilir enerji sayesinde ülkelerin dışa bağımlılığı azalacak.&nbsp;

Kırılım Çağı

Bitki bazlı jet yakıtının maliyetleri düşüyor

Bitki Bazlı Jet Yakıtının Potansiyeli

• Georgia Üniversitesi'nden akademisyenler Cas Mudde ve Jakub Wondreys, Birleşik Krallık merkezli The Guardian gazetesinde çıkan Unlike Trump, Europe's far-right leaders haven't been damaged by the pandemic başlıklı <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTVmZGIyNDFjOGVkYzdhMDAwNzVhNTRhMiZ1c2VyPTVlNWJlYWEwMDhlZGE3NzU0MjFhZmY4ZiZhdXRob3I9bnVsbCZ1cmw9aHR0cHMlMjUzQSUyNTJGJTI1MkZ3d3cudGhlZ3VhcmRpYW4uY29tJTI1MkZ3b3JsZCUyNTJGY29tbWVudGlzZnJlZSUyNTJGMjAyMCUyNTJGZGVjJTI1MkYxNyUyNTJGdHJ1bXAtZXVyb3BlLWZhci1yaWdodC1wYW5kZW1pYy1jb3ZpZC0xOS11cy1wcmVzaWRlbnQ="">yazıda, </a>pandeminin popülist ve aşırı sağcı siyasetçilere kayıp getirdiğine dair genel algının doğru olmadığını ifade ediyor. Yazarlar, ABD Başkanı Trump seçimi kaybetmiş olsa da küresel bir trendden bahsetmenin mümkün olmadığını ifade ediyor. Aşırı sağcı ve popülist partilerin farklı ülkelerde pandemiye yönelik politika ve önerilerinin farklı olduğunu söyleyen yazarlar, AB ülkelerinde yönetimdeki popülist partilerin ilk dalgada destek kazanıp ikinci dalgada kaybettiklerini, koalisyondakilerin neredeyse hiç etkilenmediğini ve muhalefettekilerin de ilk dalgadaki küçük destek kaybını ikinci dalgada telafi ettiğini savunuyor. Sonuç olarak, doğru analiz yapmak için Avrupa'daki popülist ve aşırı sağcılarla Donald Trump'a farklı vakalar olarak bakmak gerektiği ifade ediliyor.&nbsp;

Georgia Üniversitesi ile ilgili hikayeler